Gvz-SeSLi
DUYURU
|
Seslisohbet I Seslichat I Sesligvz I Gvzsesli I Seslidünya I Seslimekan I SesliVatan I Tamsesli
Bağırsak Parazitleri (Bağırsak Kurtları)
Bağırsak Parazitleri (Bağırsak Kurtları)
Bağırsak Parazitleri (Bağırsak Kurtları)
Parazitler; memelilerin bağırsak sistemine yerleşerek hastalık oluştururlar. Parazitlerin yaptığı hastalığa (enfeksiyona) enfestasyon denir. Temizlik koşullarının yeterli derecede sağlanamadığı, geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde sıklıkla hastalık etkeni olarak tespit edilirler. Bağırsak parazitleri insanlara dışkı bulaşmış su ve besinlerden; hayvanlardan; parazit içeren az pişmiş veya çiğ etlerden; larvaların toprakla temas sırasında deriden içeri girmesiyle bulaşabilirler. Parazite bağlı iltihabı (enfeksiyonu) olan bazı kişilerde herhangi bir bulgu yokken bazı kişilerde, karın ağrısı, kramplar, kabızlık, gaz ve ishal görülebilir. Daha ciddi iltihabi durumlarda (enfeksiyonlarda), kilo kaybı, ateş, bulantı, kusma veya kanlı dışkılama saptanan belirtilerdir. Bazı parazitler ise kansızlığa, astıma, sinirliliğe, deri döküntülerine neden olabilirler. Bağırsaklar dışında vücudun diğer bölgelerine, göç edebilirler. Bu belirtiler başka hastalıklarda da saptanabileceği için parazit enfeksiyonlan mutlaka
tanısı ile desteklenmelidir. Eğer bağırsak parazitinden şüpheleniliyorsa üç gün ard arda dışkıda parazit (parazitolojik) incelenmesi yapılmalıdır.
Ülkemizde sık rastlanan bağırsak parazitlerini, üç gruba ayırmak mümkündür:
* Tek hücreliler: Entamoeba histolytica (amip), giardia lamblia, cryptosporidium parvum.
* Yuvarlak solucanlar: enterobius vermicularis (kıl kurdu), ascaris lumbricoides (solucan), ancylostoma duodenale/necator americanus (kancalı kurtlar), trichuris trichuria (kamçılı parazit).
* Yassı solucanlar: tenia saginata/tenia solium (sığır/domuz tenyası).
Bağırsak parazitleri:
Entamoeba histolytica,
Giardia Lamblia,
Ascaris Lumbricoides
Cryptosporidium Parvum
Enterobius Vermicülaris ,
Ancylostoma Duodenale / Necator Americanus (kancalı kurtlar)
Trichuris Trichuria (kamçılı parazit)
Tenia saginata / Tenia solium (sığır/domuz tenyası)
Entamoeba Histolytica Enfestasyonu:
Entamoeba Histolytica tek hücreli bir parazittir. İki formu vardır (trofozoit ve kist formları). Trofozoit olarak bilinen formu canlı, çoğalan, hastalık oluşturan formudur. Kist olarak adlandırılan formu bulaşmada rol oynayan formudur, ancak uygun ortam koşullarında trofozoit formuna dönüşerek hastalık oluşturur. İnsandan insana bulaşır. Paraziti içeren dışkının su veya gıdalara bulaşmasıyla yayılır. Bu tip sular, işlenmeden (filtre edilmeden) ve gıdalar iyi temizlenmeden ağız yoluyla alınırsa “amipli dizanteri” oluşur.
Sık tuvalet ihtiyacı, karın ağrısı, günde 10 kez kanlı-sümüklü (mukuslu) ishal , bazen ateş, sıvı kaybından dolayı derinin esnekliğinin azalması sıklıkla gözlenen belirtilerdir. Bazı olgularda bağırsak duvarında ülserlere veya bağırsak duvarını aşarak kan yoluyla karaciğere giderek karaciğerde apselerine neden olabilir.
Tanı:
Üç gün ard arda alınan dışkı örneği parazitoloji laboratuvarında, özel boyalarla (Trichrom) boyanarak incelenir. Özel boyama uygulanmadığında tanı şüphelidir. Amibe bağlı karaciğer apsesi şüpheli durumlarda ise kanda “amip mikrobuna” bakılması önerilir.
Ülkemizde amip tedavisinde metronidazol kullanılmaktadır. Hamilelikte önerilmez.
Korunma:
Kist bulaşını önlemek için suların dağıtılması konusunda doğru ve sağlıklı yöntemler uygulanmalıdır (doğru sanitasyon uygulanmalı). Çiğ tüketilecek sebze ve meyveler temiz suyla iyice yıkanmalıdır. Mümkünse şişelenmiş sular içilmeli ya da suların dezenfeksiyonunda iyot kullanılmalı veya 20 dakika kaynatıldıktan sonra içilmelidir.
Giardia Lamblia Enfestasyonu:
Giardia, insanlarda en sık rastlanan, özellikle içme suyundan bulaşan bağırsak parazitlerinden biridir. Kist şekliyle ağızdan alınan parazit ince bağırsaklara ve bazen safra kesesine yerleşir. Trofozoit şekilleri bağırsak duvarına yapışırlar. Bağırsak duvarına yapıştıkları için bağırsaklardan besinlerin emilimini engellerler. Kanalizasyon işçileri, ortak yaşanan ortamlardaki kişiler, kreş çocukları, huzur evindeki yaşlılar ve onların bakımlarıyla görevli personel, özellikle risk altındaki kişilerdir. Son yıllarda erkek homoseksüellerde saptanma yüzdesi artmaktadır.
Bulgu ve belirtiler:
Kramp şeklinde karın ağrısı, bağırsaklarda gaz, açık renk dışkılama, yağ emilimin bozulması, titremeler, mide şişkinliği ve ishal enfeksiyonun belirtileridir. Dışkılama yağlı ve oldukça kötü kokuluolur.
Tanı:
Giardia’ya bağlı ishal şüphesinde dışkıda parazit incelemesi altı defaya kadar tekrarlanmalıdır. Dışkıda parazitin kist formu veya çok yoğun ishal olgularında trofozoit formu görülür. Kist formunun tespit edilmesi için lugol ve seram fizyolojikle rutin parazit inceleme tekniği kullanılır. Trofozoit formunun tespit edilmesi için ise bir boyama yapılır. Aynı zamanda immün boyama “direkt floresan antikor (DFA) testi’de tanı için kullanılan bir başka testtir.
Tedavisinde metronidazol kullanılmaktadır. Hamilelikte önerilmez.
Korunma:
Kist bulaşını önlemek için suların dağıtılması konusunda doğru ve sağlıklı yöntemler uygulanmalıdır (doğru sanitasyon uygulanmalı). Özellikle tarımda insan dışkısı içeren sular sulama suyu olarak kullanılmamalıdır. Mümkünse şişelenmiş sular içilmeli ya da suların dezenfeksiyonunda iyot kullanılmalı veya 20 dakika kaynatıldıktan sonra içilmelidir. Çiğ tüketilecek sebze ve meyveler temiz suyla iyice yıkanmalıdır.
Cryptosporidium Parvum Enfestasyonu:
Cryptosporidium; 12 yaş altındaki çocuklarda kendiliğinden iyileşen ishale neden olur. Sulardan bulaşır. Bağışıklık sistemi sağlam olan kişilerde ishale ve karın ağrısına neden olur, 10-15 gün içinde kendiliğinden iyileşir. Ancak, bağışıklık sistemi zayıflamış olan, kanser hastalarında veya AİDS hastalarında sıvı kaybına bağlı olarak ölümlere neden olabilir.
Bağışıklık sistemi normal olan kişilerde, bulantı, hafif ateş, karın ağrısı, iştahsızlık, günde 5-10 sulu dışkılama, daha sonra kabızlık gelişebilir. Bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerde ise belirtiler sistem belirtileriyle sınırlı kalmaz, solunum problemleri, safra kesesi sarılık, pankreas iltihabı gibi bağırsak dışı bulgular saptanabilir.
Tanı:
İshal şeklindeki dışkı genellikle çok fazla dışkı parçası içermez buna karşın çoğunluğu sulu ve yapısı sümüksüdür (mukus içerir). Ard arda üç defa alınan dışkı örneğinden dışkı yayması hazırlanır ve uyarlanmış (modifiye) aside dirençli boyama ile boyanır. Yaymada ookist isimli yapılar gözlenirse Cryptosporidium tanısı konur. Negatif sonuç vermek için en az 5-6 örnek incelenmelidir. DFA tekniği de tanıda kullanılabilir.
Kendiliğinden iyileşen ishale neden olduğu için ilaç tedavisine gerek yoktur, ancak bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerde sıvı takviyesi ve belirtilerin tedavisi yapılır.
Korunma:
Ookist isimli yapıların bulaşını önlemek için suların dağıtılması konusunda doğru ve sağlıklı yöntemler uygulanmalıdır (doğru sanitasyon uygulanmalı). Özellikle tarımda insan dışkısı içeren sular sulama suyu olarak kullanılmamalıdır. Mümkünse şişelenmiş sular içilmeli ya da suların dezenfeksiyonunda iyot kullanılmalı veya 20 dakika kaynatıldıktan sonra içilmelidir. Çiğ tüketilecek sebze ve meyveler temiz suyla iyice yıkanmalıdır.
Enterobius Vermicülaris (Kıl Kurdu) Enfestasyonu:
Çocuklarda en sık rastlanan parazittir. Erişkin şekli kıl gibi görüldüğü için halk arasında “kıl kurdu” adını almıştır. Sadece insanlarda parazit özelliği vardır (parazitlik yapar). Tüm dünya üzerinde yaygındır. Yumurtasının ağızdan alınması sonucu parazit kalın bağırsaklara yerleşir ve dişisi geceleri makattan çıkarak günde yaklaşık 15.000 yumurta bırakır. Küçük çocuklarda makat kaşınması sırasında yumurtalar eller aracılığıyla ağıza taşınır ve çocuk kendi kendine tekrar iltihabı bulaştırır (enfekte eder) ve buna “otoenfeksiyon” denir. Bazı durumlarda yumurtalar makat çevresinde olgunlaşır larvalar makattan içeri girerek tekrar enfeksiyona neden olur, “retroenfeksiyon“. Etrafa yayılan (çarşaf, divan örtüsü, kanape vs.) yumurtaların kazara solunmasıyla, yutağa gelen yumurtalar yutularak enfeksiyon oluşabilir. Enterobius son derece bulaşıcı bir parazittir.
En tipik belirtisi makat bölgesinde kaşıntıdır. Bunun yanısıra uykusuzluk, sindirim sistemi bozuklukları, karın ağrısı, gerginlik ve sinirlilik saptanan bulgulardır.
Tanı:
Dışkıda Enterobius vermicularis yumurtası parazitolojik inceleme ile saptanır. Daha etkili olan yöntem ise “seloteyp yöntemidir” bir mikroskop camı (lam) üzerine yapıştırılmış olan seloteyp çocuğun veya şikayeti olan kişinin makat bölgesine, sabah tuvalete gitmeden, yıkanmadan, yataktayken bir kaç kere yapıştırılır, seloteyp tekrar bu cam (lam) üzerine yapıştırılır ve parazitoloji laboratuarına gönderilir. İncelemede parazitin makat bölgesine bıraktığı yumurtalar görülür. Bazı durumlarda hasta kişilerin iç çamaşırlarında ya da makat bölgesinde çok küçük olan kıl kurtları görülebilir.
Tedavisinde parazite karşı bazı ilaçlar kullanılır (mebendazol, pirantel pamoat). Çok bulaşıcı olduğu için, bir tek bireyde rastlanması durumunda evde yaşayan tüm bireylerin tedavi edilmesi gerekir. Ayrıca evdeki tüm iç çamaşırları, yatak çarşafları, divan örtüleri yani bulaşın olma olasılığı olan her türlü giysi/kumaş kaynatılmalıdır.
Korunma:
Başlıca korunma yolu ellerin yıkanmasıdır. Ayrıca iltihabı almış (enfekte olan) bireyler tedavi edilerek yumurta bulaşının önlenmesi sağlanmalıdır.
Ascaris Lumbricoides (solucan) Enfestasyonu:
Tüm dünyada yaygındır. Günde 200.000 yumurta bırakır. Yumurtaların hastalık oluşturabilmesi için toprak veya dışkıda 30 gün kadar kalması gereklidir. Sadece insanlarda parazit özelliği vardır (parazitlik yapar). Daha çok uygun koşullarda hazırlanmamış dışkı bulaşı olan gıdalardan ve sulardan bulaşır. Ağızdan alındıktan sonra, larva formu bağırsaklarda ortaya çıkar oradan kan yoluyla karaciğer, kalp, akciğerleri geçer, akciğer keselerine (bronşlara) gelir öksürük sırasında yutulur ve ince bağırsaklarda erişkin formuna gelişir. Bu göç sırasında karaciğer, apandisit (appendiks) gibi çeşitli organlarda, yerleşerek erişkin formuna gelişebilir.
Göç eden larva; iltihabi reaksiyonlara, öksürüğe, kanlı balgam, ateş, deri döküntüsüne, zatürreeye, kan hücrelerinden birisi olan eozinofillerin artışına neden olabilir. Erişkin haldeki formlar ise; bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal, kilo kaybı, iştahsızlık, sinirlilik, burun kaşıntısı, salya, karın zarı iltihabı, bağırsak tıkanmalarına, ağızdan, burundan, makattan çıkmaya ve bulundukları organa özgü problemlere; safra kanallarına yerleşmesi, karaciğer apsesi, pankreas iltihabı, apandisite, sarılığa neden olurlar.
Tanı:
Dışkıda yumurtalarının görülmesiyle tanı konur.
Parazite karşı bazı ilaçlar (örn: mebendazol, albendazol, pirantel pamoat) tedavi için kullanılır.
Korunma:
Bulaşı engellemek için, parazit iltihabı olan kişilerin tedavisi gerekmektedir. Suların dağıtılması konusunda doğru ve sağlıklı yöntemlerin kullanılması (doğru sanitasyon uygulanmalı), el yıkamanın doğru ve sık olarak uygulanması önerilmektedir. Çiğ tüketilecek sebze ve meyvelerin iyice yıkanması gerekmektedir.
Ancylostoma Duodenale / Necator Americanus (Kancalı Kurt) Enfestasyonu:
Sadece insanlarda parazit özelliği vardır (parazitlik yapar). Özellikle Doğu Karadeniz ve Akdeniz bölgelerinde saptanmaktadır. Larvanın deriden içeri girmesiyle hastalık başlar. Larva kan yoluyla karaciğer, kalp, akciğerleri geçer, akciğer keselerine (bronşlara) gelir öksürük sırasında yutulur ve ince bağırsaklarda erişkin formuna gelişir.
Deriden giriş bölgesinde kaşıntı, deride reaksiyon oluşur. Akciğerlere göç sırasında zatürree (pnömoni) gözlenebilir. Bağırsaklarda kanamalara, ishale ve parazitin kan emmesinden dolayı kansızlık oluşur.
Tanı: Dışkıda yumurtaların görülmesiyle tanı konur.
Tedavi: Kansızlık tedavisinin yanı sıra parazit için mebendazol ve pirantel pamoat gibi bazı ilaçlar kullanılır.
Korunma: Çok yaygın olarak saptandığı yerlerde deniz kenarında ve toprakta çıplak ayakla gezmemek alınabilecek önlemlerin başında gelmektedir. Ayrıca Ancylostoma duodenale yumurtasının alınmasıyla da bulaşabileceği için tüketilecek çiğ sebze ve meyvelerin iyice yıkanması gerekmektedir.
Trichuris Trichuria (kamçılı parazit) Enfestasyonu:
Erişkini kamçıya benzediği için kamçılı parazit adını almıştır. Yumurtasının ağız yoluyla alınmasıyla hastalık oluşturur. Yumurtanın dış ortamda yaklaşık bir ay kadar gelişmesi gereklidir. Kalın bağırsaklarayerleşir.
Kanlı ishal, kilo kaybı, karın ağrısı, karın bölgesinde hassasiyet, gelişme geriliği kansızlık gözlenen belirtilerdir. Ağır ishalli olgularda tüm makatın dışarı çıkması görülebilir.
Tanı: Dışkı örneğinde yumurtalarını görülmesiyle tanı konur.
Tedavi: Tedavisinde parazit için ilaçlar kullanılır (örn: mebendazol, albendazol). Korunma: Suların dağıtılması konusunda doğru ve sağlıklı yöntemlerin kullanılması (doğru arındırma uygulanmalı), el yıkamanın doğru ve sık olarak uygulanması önerilmektedir. Çiğ tüketilecek sebze ve meyvelerin iyice yıkanması gerekmektedir.
Tenia saginata / Tenia solium (sığır/domuz tenyası) Enfestasyonu:
Tenya, halk arasında “abdest bozan“, “şerit” olarak adlandırılır. İyi pişmemiş/çiğ sığır/domuz etinin tüketilmesiyle bulaşır. Sığır/domuz yumurtaları alır, parazitin larvası bu hayvanların dokularına yerleşir. İnsanlar bu larva içeren etleri az pişmiş ya da çiğ tükettiğinde, bağırsaklarında erişkinleri gelişir. Bir süre sonra erişkin bağırsaklara sığmamaya başlayınca, olgunlaşınca parça parça kendini bırakır. Hastaların bunu engellemesi mümkün değildir. Bu nedenle abdest bozan adını almıştır.
Sığır tenyasının yumurtasının ağız yoluyla alınması, iltihabi durum (enfeksiyon) gelişmesine neden olmazken, domuz tenyasının yumurtasının alınması insanların dokularına larvasının yerleşmesine neden olarak hastalık oluşturabilir.
Belirti ve bulgular: Hastalık genellikle belirti vermez, hasta dışkısında “şerit” parçacıklarını görünce doktora başvurur. Karın ağrısı, ishal, bulantı, halsizlik, kilo kaybı görülebilir.
Tanı: Dışkıda parazitin yumurta ve şerit parçacıklarının görülmesi ile tanı konur. Seloteyp denilen bir yöntem de parazit yumurtalarını göstermek için kullanılabilir.
Tedavi: Tek doz ilaç tedavisi yapılır (örn: niklozamid).
Korunma: Etlerin iyi pişirilerek yenmesi, veteriner kontrolünden geçmiş etlerin tüketilmesine özen gösterilmesi, alınacak en önemli önlemlerdir.